SON DAKİKA
Hava Durumu

Nazlı Ilıcak: Bank Asya'dan krediyle villa mı aldım?

15 Temmuz darbe girişimi sonrası tutuklanan gazeteci - yazar Ahmet Altan, akademisyen kardeşi Mehmet Altan ve Nazlı Ilıcak'ın da aralarında bulunduğu 17 sanıklı davanın ikinci duruşması bugün görülüyor. Duruşmanın başlamasının ardından savunmasını yapan Nazlı Ilıcak, Nagehan Alçı'yı isim vermeden işaret ederek "Ben Bank Asya'dan krediyle villa mı aldım?" dedi.

Haber Giriş Tarihi: 19.09.2017 15:07
Haber Güncellenme Tarihi: 19.09.2017 15:07
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursaport.com
Nazlı Ilıcak: Bank Asya'dan krediyle villa mı aldım?

15 Temmuz darbe girişimi sonrası tutuklanan gazeteci - yazar Ahmet Altan, akademisyen kardeşi Mehmet Altan ve Nazlı Ilıcak'ın da aralarında bulunduğu 17 sanıklı davanın ikinci duruşması başladı.

İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ikinci duruşmaya, tutuklu sanıklar Mehmet Altan, Nazlı Ilıcak, Fevzi Yazıcı, Şükrü Tuğrul Özşengül ve Yakup Şimşek ile tarafların avukatları hazır bulundu. Tutuklu sanık Ahmet Altan duruşmaya, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Tutuksuz sanık Tibet Murad Sanlıman'ın da hazır bulunduğu duruşmaya, firari sanıklar Abdulkerim Balcı, Mehmet Kamış, Ekrem Dumanlı, Emre Uslu, Osman Özsoy, Şemseddin Efe, Tuncay Opçin, Ali Çolak, Bülent Keneş ve Faruk Kardıç ise gelmedi.

Duruşmaya AKP Milletvekili Nurettin Yaşar, CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, HDP Milletvekili Altan Tan da izleyici olarak katıldı.

Duruşma, mahkemeye gelen evrakların okunmasıyla başladı. Gelen evraklara ilişkin sanıkların beyanları soruldu.

Ilıcak: Ben Bank Asya'dan krediyle villa mı aldım?

Duruşmanın başlamasının ardından Nazlı Ilıcak'a söz verildi. Nazlı Ilıcak, Nagehan Alçı'yı isim vermeden işaret ederek "Ben Bank Asya'dan krediyle villa mı aldım?" dedi.

P24'ün haberine göre Nazlı Ilıcak şunları söyledi:

"3 ay önce sizi suçsuzluğuma ikna edebildiğimi sanmıştım. Ama somut delil var diyerek tahliye etmediniz. Ancak bu somut delilleri sunmadınız. Benim darbeye teşebbüs ettiğimin somut delilleri ne olabilir diye üç aydır düşünüyorum. Benim darbeyi önceden bildiğimi, darbeye nasıl zemin hazırladığımı, niçin darbe yapmak isteyebileceğimi de kanıtlamak zorundasınız. Ben Bank Asya'dan krediyle villa mı aldım? Menfaat peşindekiler hapiste değil. Ben hiçbir zaman menfaat peşinde olmadım. Zekeriya Öz'le kartopu fotoğrafı, Bugün gazetesinden aldığım 15 aylık maaş darbeye teşebbüsün somut delili midir? Darbe suçlarında cebir, şiddet aranması lazım. Ben 11 tweetle bir kartopu fotoğrafıyla 'darbenin aslî unsuru' olmuşum." 

Ahmet Altan: Devleti silahlı çeteden ayıran yargıçların varlığıdır

Ahmet Altan savunmasında şunları söyledi:

"İnsanların bir dinin çevresinde toplanmalarını sağlayan inanç, onların Tanrı'nın dürüstlüğüne olan güvenlerinden kaynaklanır. Tanrı yalan söyleyemez. Yalan söylediğinde Tanrı, tanrılık vasfını kaybeder. Eski çağlarda bir armut ağacına tapan bir pagan kabile bile o ağacın dürüstlüğüne, söz verdiği vakitte, söz verdiği meyveyi doğuracağına inanırdı. İnsanlık yaratıldığından beri, insanlar dürüstlüğüne güvendikleri bir gücün etrafında toplanır, o güce tapar, kendilerini o güce emanet ederler. 

Devleti silahlı çeteden ayıran yargıçların varlığıdır. Bu kadar hayati bir öneme sahip olan yargıcı, yargıç yapan nedir peki? Diploması, cübbesi, kürsüsü değildir. Yargıcı yargıç yapan onun nerede ise tanrısal bir dürüstlüğe sahip olması ve insanların en küçük bir kuşku duymadan bu dürüstlüğe inanmasıdır."

Mehmet Altan: Darbeyi konuştuğumuz koca bir yalan, algı operasyonu

Mehmet Altan'ın savunması:

"Savcılık tarafından Türk Ceza Kanunu'nda tanımlanmayan, yani suç olmayan bir "suçlamayla" gözaltına alınmam, devamında böylesine bir hukuksal skandalın bir Sulh Ceza Hâkimliği tarafından onaylanması bir yılı aşan tutukluluğumun niteliğinin hukukla hiçbir ilgisi olmadığını başlangıç itibariyle zaten ispatlıyor. 

Darbe olacağını çok önceden, 2 Nisan 2016 tarihinde ısrarla yazan Fuat Uğur neden soruşturmadan azade? Savcı, "darbeyi bildiğimizi" neden ispat etmiyor, somut kanıt, belge göstermiyor? Gösteremez, çünkü böyle bir vakıa söz konusu değil. Darbeyi konuştuğumuz da koca bir yalan, bir algı operasyonu gayreti."

Mehmet Altan evinde bulunan 1 dolarlarla ilgili, "Yırtık, eski seyahatlerden kalan 1 dolara beyhude bir anlam yükleme çabası var. Ben örgüt üyesi olmadığıma göre, F serisi 1 doları neden, niçin, hangi maksatla saklayacağım?" diye konuştu.

İddianameden

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu Savcısı Can Tuncay tarafından FETÖ'nün medya unsurlarına yönelik hazırlanan 247 sayfalık iddianamede, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanlığı ve 65. Türkiye Cumhuriyet Hükümeti ''suçtan zarar gören'', Abdulkerim Balcı, Ahmet Altan, Mehmet Altan, Nazlı Ilıcak, Ali Çolak, Bülent Keneş, Ekrem Dumanlı, Emre Uslu, Faruk Kardıç, Fevzi Yazıcı, Mehmet Kamış, Osman Özsoy, Şemseddin Efe, Şükrü Tuğrul Özşengül, Tibet Murad Sanlıman, Tuncay Opçin ve Yakup Şimşek "sanık" olarak bulunuyor.

İddianamede tutuklu sanıklar yazar Ahmet Altan, kardeşi Mehmet Altan ile gazeteci Nazlı Ilıcak hakkında "TBMM'yi ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme", "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme" ve "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" suçlarından üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep ediliyor.

Altan kardeşler ve Ilıcak'ın ayrıca "silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme" suçundan da 7,5 yıldan 15'er yıla kadar hapisle cezalandırılması istenen iddianamede, firari sanıklar kapatılan Zaman Gazetesinin eski Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı, eski polis gazeteci Emre Uslu, yazar Tuncay Opçin'in de "TBMM'yi ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme", "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme" ve "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" suçlarından üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması öngörülüyor. Bu sanıkların ayrıca "silahlı terör örgütü yöneticisi olmak" suçundan ayrı ayrı 15 yıldan 22,5 yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.

İddianamede, Emre Uslu için "halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme" suçundan da 3 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.

Darbe girişimi gecesinde yayın yaparak örgüt lehine konuşmalarda bulunan Samanyolu TV Washington Temsilcisi firari sanık Şemseddin Efe, darbe girişiminden bir ay önce katıldığı bir televizyon programında ''Ben profesör olacağıma keşke albay olsaymışım. Mesela bu süreçte daha fazla katkım olurdu.'' diyen firari sanık Osman Özsoy ile Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı firari Mehmet Kamış, gazetenin yöneticilerinden Faruk Kardıç, görsel yönetmeni Fevzi Yazıcı, İsrail muhabiri firari Abdulkerim Balcı, kapatılan Today's Zaman Gazetesinin eski Genel Yayın Yönetmeni firari Bülent Keneş, Polis Akademisi'nde öğretim görevlisi olan ve 15 Temmuz gecesinde ABD'den yayın yapan FETÖ'nün bir televizyon kanalına çıkarak polisin darbenin yanında olacağını ve Cumhurbaşkanı'nın darbeye direnmeyeceğini iddia eden tutuklu sanık Şükrü Tuğrul Özşengül, Zaman Gazetesi Marka Müdürü Yakup Şimşek ve gazetenin kültür sanat sayfasında çalışan Ali Çolak'ın da aynı suçlardan üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması talep edilen iddianamede, bu sanıklar için ayrıca "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan da ayrı ayrı 7,5 yıldan 15'er yıla kadar hapis cezası öngörülüyor.

İddianamede, Zaman gazetesinin 10 Ekim 2015'de yayınlanan ve darbe çağrışımında bulunulduğu belirtilen reklam filmini çeken ajansın sahibi sanık Tibet Murat Sanlıman hakkında ise "silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası isteniyor.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.