SON DAKİKA
Hava Durumu

'Masallar ve rakamlar karnımızı doyurmuyor'

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a seslenerek, "17 yılda 2.3 trilyon dolar bütçe, 70 milyar dolar özelleştirme geliri, 450 milyar dolar dış borç kullandınız. O kaynakları doğru kullansaydınız Türkiye bugün bu halde olur muydu? Masallar ve rakamlar karnımızı doyurmuyor" dedi.

Haber Giriş Tarihi: 25.06.2019 14:03
Haber Güncellenme Tarihi: 25.06.2019 14:03
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursaport.com
'Masallar ve rakamlar karnımızı doyurmuyor'

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, 23 Haziran'da Türk milletinin bir karar verdiğini ve egemenliğin kayıtsız şartsız sahibi milleti tebrik ettiğini söyledi. 

Seçimin kazananının Türk milleti, kaybedenin ise İstanbul'a ihanet edenler, şehri betona gömenler, haksız rant edinenler olduğunu söyleyen Akşener, şöyle konuştu:

"23 Haziran sadece partilerin değil, bizzat Türk milletinin destanıdır. İyi ve cesur insanlar 25 yıldır değişmeyeni değiştirdi. 17 yıldır durdurulamaz denileni durdurdunuz. 23 Haziran kimin eğri, kimin doğru olduğunu gösterdi. Bize attıkları bütün iftiralar boşa çıktı. Seçime üç gün kala FETÖ'cüler 'Millet ittifakına oy vermeyin' diye çağrı yaptılar. İstanbul'a mitil atacağını söyleyenler, bir baktık ki mitili İmralı'ya atmışlar. Bir belediye başkanlığı uğruna teröristin ayağına gittiler. Küçük ortak 'terörist başını niye dinlemiyorsunuz' diye açıklama yaptı. Teröristi yerli ve milli ilan ettiler. 23 Haziran bu aymazlığa atılan bir tokattır. Milletimiz bir kişiyi sevdi mi yolunu açar, destek olur, arkasında durur. 23 Haziran İstanbul seçimleri bu gerçeğin kanıtıdır."

"Terörist başı ile görüşmeler derhal sonlandırılmalı"

Akşener, Türkiye'nin acilen normalleşme sürecine ihtiyacı olduğunu, yasama, yürütme ve yargının tek elde toplanmasına son verilmesi ve kuvvetler ayrılığı ilkesinin tesis edilmesi gerektiğini belirtti.

Ekonomiden anlamayanların görevi bırakmaları gerektiğini ifade eden Akşener, "Terörist başı ile görüşmeler derhal sonlandırılmalı, yeni bir açılım sürecine teşebbüs edilmemeli. Gerilimin düşürüldüğü, somut meselelere somut çözümlerin konuşulduğu bir sükunet dönemi çağrısı yapıyoruz. Slogan atarak, hamaset yaparak meselelerimizi çözemeyiz. Ülkenin geleceğinin koltuk hırslarına feda edilmesine razı olamayız." diye konuştu.

Yürütme yetkisi ve sorumluluğunun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'da olduğunu dile getiren Akşener, "Bu yetkisini düşmanlıktan değil kardeşlikten yana kullanması, kendi siyasi geleceği için en doğrusudur. Ülkeye verdiği hasarın hiç değilse bir kısmını tamir etmesi kendisi için de iyi olacaktır. Ya kendinizi yenileyeceksiniz ya da yenile yenile gideceksiniz." dedi.

"AK Parti için o mahur beste çalıyor, kış geliyor"

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin daha ilk yılda iflas ettiğini öne süren Akşener, ülkenin geleceğinin mevcut sistemin devamı halinde tehlikeye gireceğini savundu. Akşener, şöyle devam etti:

"Düzgün bir devlet yönetimi toplumsal birleşme ve motivasyon ister. Ekonomi talepkardır, akıl ister, demokrasi ister. Damadın masallarıyla bugüne kadar geldiniz ama artık bıçak kemiğe dayandı. Yokluğa bir an önce çare bulun. 'Duble yol yaptım, Türkiye'ye buzdolabını ben getirdim, karnınızı ben doyurdum' gibi söylemler hem devlet ciddiyetiyle bağdaşmıyor hem de artık bıkkınlık veriyor. Öyle atıyorsunuz ki neredeyse 'Anadolu'ya İslamiyeti ben getirdim' diyeceksiniz. 17 yılda 2.3 trilyon dolar bütçe, 70 milyar dolar özelleştirme geliri, 450 milyar dolar dış borç kullandınız. O kaynakları doğru kullansaydınız Türkiye bugün bu halde olur muydu? Masallar ve rakamlar karnımızı doyurmuyor Sayın Erdoğan. Damadınızı ayak altından çekin, liyakatlı bir ekibi ekonominin başına getirin. Bizi dinleyin, milletin halinden haberdar olun. Türkiye'de artık yeni bir dönem başladı. Töremizi bozanlar artık yolcu. AK Parti için o mahur beste çalıyor, kış geliyor. Yani 'Winter is coming'. Bütün zorlukların üstesinden geleceğimiz günler yakındır. Eski aktörler artık tasfiye oluyor. Siyasette iyi bir dönem geliyor. Bundan böyle kimse sandığı tekmelemeyi aklının acundan bile geçiremeyecek. Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak ve Türkiye iyi olacak."

Bu arada Kırıkkale Üniversitesindeki mezuniyet töreninde İstiklal Marşı okutulmadığı iddiasına toplantı öncesi tepki gösterildi ve İstiklal Marşı okundu.

"Erken seçim gerekçesi değil"

Akşener, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nın ardından gerçekleştirilen kapalı grup toplantısı sonrasında gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. 

Bir gazetecinin, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, yenilenen İstanbul seçimleri sonrasında herhangi bir tartışma yokken erken seçim bahsi açmanın ülkeye büyük kötülük olacağı yönündeki değerlendirmelerine karşı düşüncelerini sorduğu Akşener, siyasi partilerin yarışmak için, ülkeye daha iyi hizmeti yapabilmek için var olduğunu söyledi.

İYİ Partinin bu hedefler doğrultusunda kurulduğunu, diğer partiler gibi kendilerinin de iddialarının, vaatlerinin bulunduğunu vurgulayan Akşener, şöyle devam etti:

"İstanbul seçim sonuçları muhalefet partisi olarak bizim için bir erken seçim gerekçesi değil. Bunu 31 Mart akşamı da söyledik. Keşke bu kadar gerilim olmasaydı. Sayın Bahçeli'nin sözlerinin alt metninin, üst metninin okunma işlemini Sayın Erdoğan'a bırakıyorum. Kendi aralarında bir mesajlaşma mıdır, onu bilemiyorum. Dolayısıyla bizim de CHP'nin de böyle bir talebi yok. Grup konuşmasında bir an evvel bu işlerin kapanmasını istedim. Türkiye'nin derin problemleri var, onlarla ilgili çalışma yapma çağrısında bulundum."

Akşener, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ile dün gerçekleştirilen görüşmeye ilişkin de Akar'dan, sadece S400 savunma sistemleri üzerinde değil, Pençe Harekatı, Afrin, İdlib, Suriye'nin Kuzeyi, Irak'ın Kuzeyi konularında da kapsamlı bir bilgi edindiklerini söyledi.

İYİ Parti için önemli olanın, Türkiye'nin milli menfaatleri olduğunu belirten Akşener, şunları söyledi:

"Türkiye'nin milli menfaatleri neyi gerektiriyorsa elbette o yapılır. AK Parti iktidarında da yapılır, İYİ Parti iktidarında da. Dolayısıyla burada bu bir milli menfaattir. Biz bu konuda hep Türkiye'nin yanında durduk. Sayın Akar'a teknik olarak 'tehdit algısı değişmiş midir', 'Türkiye'nin güvenliği ile ilgili S400'ler elzem midir?' sorusunu sordum. Alınsın ya da alınmasın demiyoruz. Bunun özenle altını çizmek istiyorum. Bu manada Türkiye'nin durumuna yönelik sorular sorduk ve cevaplar aldık."

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.