SON DAKİKA
Hava Durumu

'Keşke adalet gelse de, geç gelse'

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in katledilişinin üzerinden 14 yıl geçti. Dink ailesinin ve ilgili kamuoyunun gayretiyle görevlilerin birçoğu yargı önüne çıkartıldı, ancak mücadele devam ediyor.

Haber Giriş Tarihi: 19.01.2021 14:56
Haber Güncellenme Tarihi: 19.01.2021 14:56
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursaport.com
'Keşke adalet gelse de, geç gelse'

Kemalettin Yıldız (Yeşil Sol Parti Bursa İl Eşsözcüsü)         

Katledilişinin  14. yılında Hrant Dink'i saygıyla anıyoruz.

Bu sabah kalktım, düşündüm. Hrant'sız 14 yılımız geçmiş. Hrant Dink davası bitmeyen davalar arasında bir dava. Hoş bitirseler ne olacak ki? Bu yargı sistemi ile adalet sağlanamayacak ki! Hep olduğu gibi sistem katillerini koruyacak bize de ölenlerimizi her yıl anmak düşecek. Anmak bile adaleti sağlamayanların iznine kalmış. "Geç gelen adalet adalet değil'' deniyor ama keşke adalet gelse de geç gelse. Belli ki ülke demokratik bir ülke olmadan o adalet gelmeyecek. Hrant için adalet!

''Ölmek önemli değil, önemli olan ölene kadar ayakta kalabilmek!'' diyordu Ahparig. Onu ayakta katlettiler. O, hala yüreğimizde, O hala ayakta.

5 yaşındayken ailesi ile İstanbul'a geldi. İki kardeşi ile birlikte Tuzla'daki İncirli Yaz Kampına devam etti. 80'li yıllarda eşiyle birlikte, kendileri gibi birçok Ermeni çocuğa yuva olan bu kampın yönetimini üstlendi. Kampa, birçok Ermeni vakıfların mülklerine olduğu gibi hukuk askıya alınarak devlet tarafından el konuldu. Buna ilişkin olarak Hrant; ''Burayı hiç kimse için kullanmadılar. Yani burayı çocuklar için, aynı maksatlı bir iş için, ya da yetim çocuklar için, ya da yaşlılar için. Bir şeye yarasaydı, yine bu kadar gam yemeyecektim'' diyor. Yani; ülkesini, çocukları, yaşlıları bu kadar düşünen bir insanı katlettiler.

1980'lerde Güneydoğu'daki çatışmalarda, savaşın yoğunlaştığı  dönemde hiç bir geçerli sebebe dayanmadan Ermenilerle ilişkilendirilerek, Ermeniler ırkçı bir dille hedef gösteriliyordu. Bu nefret söylemini aşmak için Ermeni cemaati aydınlarının çıkarmaya başladığı AGOS Gazetesinin Genel Yayın Yönetmenliğini üstlendi. Gazetenin çıkarılmasındaki amaç anadilleri unutturulmaya çalışılan Ermeni cemaati mensupları arasındaki ilişkiyi güçlendirmek, Ermeniler ile Türkiye halkları arasında bir köprü kurabilmek ve ülke gündemi ile Ermeni toplumunun gündemini aynı potada buluşturmaktı. Kim bilebilirdi ki bu görev onun son görevi olacaktı.

Hrant Dink bu yıllar içerisinde demokrasi tartışmaları, anadil meselesi, AB ve Ermenilerle ilişkiler, tarihle yüzleşme, kültürel miras, Türkiye'nin demokratikleşmesi, herkesin adil ve eşit yaşadığı bir toplum konularını tartışan bir odak haline geldi. O ülkesinin sorunlarını bilen, tartışan, çözüm yollarını araştıran biri olarak Türkiye aşığı olan bir entellektüeldi.

Hrant, Frankurt'ta yaptığı bir konuşmada; ''Ben orada yaşıyorum, sonuna kadar da orada yaşayacağım. Benim ilacım, her şeyim orası. İnsanlarla kurduğum ilişki. Orada inanılmaz bir kavga içindeyim. Ben bunu Ermeni olduğum için ya da Ermeniler için yapmıyorum. Türkiye'nin de cennet olmasını istiyorum.'' Böyle bir Türkiye aşığını hayattan kopardılar.

Hrant Dink aynı zamanda kendi köklerine de sonuna kadar sahip çıkan bir kişiliktir. 2003 yılında Ankara'da Anadil Sempozyumunda yaptığı bir konuşmada ''T.C.  yurttaşlığımı, yurtseverliğimi, Türkiyeli kimliğimi hiç kimseye bedavadan tartıştırmam. Sen önce kendi kafanda, ben neyim, ben kimim, Türkiye'de yaşayan bir Ermeni nedir önce onu bil. Yeri geldiğinde 'Türküm' dedirteceksin bana, yeri geldiğinde bana 'Ermeni dölü' diyeceksin. Yok öyle yağma. Ben Türkiyeliyim ve Türkiye Ermenisiyim.'' diyerek kendini tanımlamıştır.

2004'te AGOS'ta Atatürk'ün manevi kızı Sabiha Gökçen'in Ermeni kökenli olduğu haberinin yayınlanmasının ardından Hrant Dink, ordu, siyaset, yargı ve ırkçı grupların katıldığı organize bir kampanya ile hedef tahtasına konuldu. Açıkça tehdit edildi. Hakkında art arda  davalar açıldı, cezalandırıldı. Bu yetmemiş olacak ki  bilinen sona doğru süreç inşa edilmeye başlandı.

2006 yılında Boğaziçi Üniversitesi'nde katıldığı bir söyleşide şöyle diyor: ''Benim üzerime gelinmesinin nedeni nedir? Özellikle devletin derinliğinin bana haddimi bildirme operasyonu var. Genelkurmay yayınladığı bildiride 'bu haberi yayan kişi ülkenin birliğine bütünlüğüne nifak sokuyor' dedi. Ertesi gün münasip bir şekilde bir yerlere götürüldüm ve bana 'sana haddini bildireceğiz dendi.''

19 Ocak 2007 günü gün ortasında Genel Yayın Yönetmeliğini yaptığı gazetenin önünde arkasından sıkılan iki kurşunla onu bizden, çok sevdiği ülkesinden, halkından ve arkadaşlarından kopardılar. Haber duyulur duyulmaz binlerce insan AGOS'un önüne koştuk. Hepimiz..

Emniyet ve Jandarma içinde birçok grup tarafından önceden haber alındığı kanıtlanan dava 2007'den beri devam ediyor. Hedef gösterme sürecinde rol oynayanlar, tehdit edenler ve  göz yumanlar etkili bir soruşturma ve kovuşturmaya tabi tutulmadılar. Bu cinayetin sorumluları hala açığa çıkarılıp cezalandırılmadılar Ama iktidar katilleri bulup yargılamak yerine cinayetin sorumlularını saklamayı politik kavgalarına meze yapmayı seçti. 15 Temmuz'dan sonra da kendi sorumluluklarını ortadan kaldıracakmış gibi FETÖ mensuplarına havale etmeye çalıştı.

Sevgili eşi Rakel cenaze töreninde yüzbinlere ''Bugün sessizlik ile büyük bir ses yükselteceğiz. Bugün derinliklerin ışığa yükseldiği günün başlangıcıdır. Yaşı kaç olursa olsun 17 veya 27. Katil kim olursa olsun, bir zamanlar bebek olduklarını biliyorum. Bir bebekten bir katil yaratan karanlığı sorgulamadan hiçbir şey yapılamaz kardeşlerim.'' diyordu.

Sevgili Hrant! ''Sen istanbulun rüzgarında, Fırat'taki su zerresinde, sen Ararat'tın tepesindeki bulutlarda, sen Ortadoğu'daki bir kız çocuğunun gözyaşında, Güney Amerika'daki bir yerlinin nefesinde, sen Afrika'daki bir çiftçinin alın terindesin. Sen aklın erdiği, gözün gördüğü, kalbin hissettiği her yerdesin. Sen daima buradasın Ahparig.''

HRANT İÇİN ADALET!

FAŞİZME İNAT, KARDEŞİMSİN HRANT! 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.