SON DAKİKA
Hava Durumu

Barış Akademisyenleri'nin bütün talepleri reddedildi

"Bu Suça Ortak Olmayacağız" başlıklı bildiride imzası bulunan 1128 akademisyen hakkında başlatılan soruşturma sonucu 148 akademisyen hakkında "Terör örgütü propagandası yapmak" suçundan açılan davalarda 10 akademisyen hakim karşısına çıktı. Mahkeme, akademisyenlerin haklarındaki davanın birleştirilmesi, Adalet Bakanlığı'ndan izin alınması ve derhal beraat verilmesi yönündeki taleplerini reddetti.

Haber Giriş Tarihi: 05.12.2017 23:58
Haber Güncellenme Tarihi: 05.12.2017 23:58
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursaport.com
Barış Akademisyenleri'nin bütün talepleri reddedildi

"Bu Suça Ortak Olmayacağız" başlıklı bildiride imzası bulunan 1128 akademisyen hakkında başlatılan soruşturma sonucu 148 akademisyen hakkında "Terör örgütü propagandası yapmak" suçundan tek tek davalar açıldı. İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davalarda bugün 10 akademisyen hakim karşısına çıktı. Mahkeme, akademisyenlerin haklarındaki davanın birleştirilmesi, Adalet Bakanlığı'ndan izin alınması ve derhal beraat verilmesi yönündeki taleplerini reddetti.

Davalar öncesi Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı önünde toplanan gruplar, akademisyenlere destek açıklamaları yaptı. Gruplar, "Talebimiz ısrarcıyız. Bu suça ortak olmayacağız", "Akademi biat etmedi etmeyecek" yazılı pankartları açtı.

"500'e yakın imzacı arkadaşımız işlerinden edildi"

Yapılan ortak açıklamada ise şu ifadelere yer verildi; "11 Ocak 2016'da barış talebimizi dillendirdiğimiz ve hak ihlallerine karşı çıktığımız, 'Bu suça ortak olmayacağız' başlıklı bildirinin yayınlanmasından bu yana birçok hukuk dışı uygulamaya maruz bırakıldık. Baskılar, linçler, gözaltılar ve tutuklamaların yaşandığı bu iki yıllık süreçte 500'e yakın imzacı arkadaşımız işlerinden edildi. Bugün barış talebimizden dolayı, 'terör propagandası yapmak' suçundan yargılandığımız davaların ilk gününde, aynı iddianameyle hepimize ayrı ayrı davalar açarak bizi yalnızlaştırma çabalarına inat, hep birlikte barış ve adalet sözümüzde ısrar ettiğimizi bir kez daha dillendirmek için buradayız. 7 Aralık'ta ve takip eden tüm dava günlerinde burada olmaya devam edeceğiz." 

Duruşmada neler oldu?

İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün tutuksuz yargılanan 10 akademisyen sırayla hakim karşısına çıktı. Savunma için sanık kürsüsüne ilk çıkan Galatasaray Üniversitesi'nden Osman Olcay Kunal'ın avukatı Hüseyin Ersöz, başka bir mahkemede yargılanan akademisyenler Esra Mungan, Meral Camcı, Muzaffer Kaya ve Kıvanç Ersoy'un hakkında TCK'nin 301. maddesinde düzenlenen "Türk milletini, Türkiye Cumhuriyeti devletini, TBMM'yi, hükümetini ve devletin yargı organlarını alenen aşağılama" suçlamasıyla yargılama yapılması için Adalet Bakanlığı'ndan izin alındığını anımsatarak bu dava için de izin alınması için Adalet Bakanlığı'na yazı yazılmasını talep etti. Daha sonra Galatasaray Üniversitesi'nde görevli akademisyenler Tuba Akıncılar, Aslı Didem Danış Şenyüz, Hakan Yücel, Ildırım Başak Demir ve Ömer Orhan Aygün aynı taleplerle hakim karşısına çıktı.

Galatasaray Üniversitesi'nden akademisyenlerin yargılamasının bitmesinin ardından İstanbul Üniversitesi'nden Gizem Bilgin Aytaç sanık kürsüsüne geldi. Sanık Aytaç'ın avukatı Arın Gül Yeniaras, derhal beraat talebinde bulundu. Avukat Yeniaras, "İçine her şeyin dahil edildiği havuz iddianamelerdir. Bildiride devlete yapılan bir barış çağrısı vardır. Barış bildirisine konu olaylar savcının iddiasına göre hayal ürünüdür. Oysa orada yaşananlar gerçektir. İddianamede, gerçek dışı olarak kaydedilen mağduriyetlerde Anayasa Mahkemesi başvuruları vardır" dedi. İstinaf mahkemeleri hakkında ortak tutanak tutan 27. Ağır Ceza Mahkemesi'nin tutanağını örnek gösteren avukat Yeniaras, "Yapılan hataları ve bunların ihlal niteliğinde olduğu söylemek suç değildir. Buna imza atmak suç değildir. Buna derhal son verin demek suç değildir. Bildiride muhatap devlettir. Meşru, ahlaki, hukuki ve yasaldır. Bölgedeki hak ihlallerini saymak terör örgüt propagandası değildir. Güneydoğu'da yaşayan her vatandaşı PKK üyesi saymak ayrımcılıktır" diye konuştu.

Bildirinin iddianamede yeralan İngilizce çevirisinde birden çok yanlış olduğunu da vurgulayan avukat Yeniaras, "Metinde 'Kurdish', Kürdistan olarak çevrilmiştir. Bu Kürdistan değil, Kürt demektir. Olmayan bir suç yaratılmıştır" dedi. Ardından İstanbul Üniversitesi'nden Pedriye Mutlu'nun yargılamasına geçildi. Raporlu olduğu için duruşmaya katılmayan Mutlu'nun avukatı Ali Deniz Ceylan, davaların birleştirilmesini, derhal beraat kararı verilmesini ve TCK 301. madde yönünden yargılama için Adalet Bakanlığı'ndan izin alınmasını talep etti.

Tüm taleplere ret

Mahkeme heyeti, sanıklar hakkında ayrı ayrı derhal beraat verilmesi, birleştirme ve TCK 301. maddesi yönünden izin alınması taleplerini reddetti. Duruşmalar 12 Nisan'a ertelendi.

(Odatv.com)

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.