SON DAKİKA
Hava Durumu

4 TBB yöneticisi de Feyzioğlu'nu istifaya çağırdı

Bursa Barosu eski başkanlarından Avukat Asude Şenol'un da olduğu 4 Türkiye Barolar Birliği (TBB) Yönetim Kurulu üyesi, TBB Başkanı Metin Feyzioğlu'nu istifaya çağırdı. Gelinen süreçte Feyzioğlu'nun bir an önce görevi bırakması gerektiğini ifade eden Asude Şenol, "Feyzioğlu'nun savunmayı temsil etme imkanı kalmamıştır" dedi.

Haber Giriş Tarihi: 28.06.2020 13:01
Haber Güncellenme Tarihi: 28.06.2020 13:01
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursaport.com
4 TBB yöneticisi de Feyzioğlu'nu istifaya çağırdı

ZAFER OPSAR / BURSAPORT

Bursa Barosu eski başkanlarından Avukat Asude Şenol'un da olduğu 4 Türkiye Barolar Birliği (TBB) Yönetim Kurulu üyesi, TBB Başkanı Metin Feyzioğlu'nu istifaya çağırdı. Hüseyin Özbek, Asude Şenol, Eyyüp Sabri Çepik ve Filiz Saraç, istifa çağrılarını ilişkin mektuplarını TBB Başkanlığı ile Feyzioğlu'nun e-posta adresine gönderdiler.

İktidarın Avukatlık Kanunu ve baroların yapısına ilişkin yapmak istediği düzenlemeler ve Metin Feyzioğlu'nun bu süreçteki tavrına ilişkin olarak Bursasport'a konuşan Asude Şenol, yargının savunma ayağının ciddi bir sorunlarla karşı karşıya olduğunu ifade etti. İlgili her kesimle görüşmeler yapılmadan, tek taraflı olarak düzenlenen ve uzun süre içeriği açıklanmayan değişikliklerin gerçekleştirilmesi halinde hukuk düzeninin büyük yara alacağını belirten Şenol, bunun savunma mesleği içinde büyük bir ayrışma ve bölünmeye neden olacağını, baroların yapısının siyasileşeceğini dile getirdi.

'Savunmayı temsil etmekten uzaklaşmıştır'

TBB Başkanı Metin Feyzioğlu'nun bu süreçteki tutum ve açıklamalarının savunma mesleği adına bulunduğu makama yakışmadığını belirten Şenol, "Bu süreçte bizim temsil etme yeteneği kalmamıştır. TBB Başkanlığında kalmaya devam etmesi doğru değil. Yaptığı yanlışlarla itibarının kalmadığını görüyoruz. Kendisine güvenemiyoruz." dedi. TBB'nin son yapılan iki Yönetim Kurulu toplantısında istifa çağrısını gündeme getirdiğini ancak Feyzioğlu'nun toplantılardan birine katılmadığını diğerinde ise bu durumun görüşüldüğü bölüme ısrarlarına rağmen kalmadığını aktaran Asude Şenol, şunları söyledi:

'Sorumluluk taşıyarak istifa etmeli'

"Bir an önce bulunduğu görevi bırakması gerekiyor. Kalması halinde avukatlık mesleğinin durumu kötüye gidecektir. Sorumluluk taşıyarak istifa etmeli. Aksi takdirde bu yasal düzenlemeler geçecek. Bireysel tavırlar sergiliyor. 'Başkanlık ayrı bir organ, tek başıma seçildim' diyerek gerekçeler ortaya koyuyor. Onun bulunduğu makam temsil makamı kararları yönetim kurulu alıyor. Kendisi siyaset yapıyor, oysa hukukun siyasetini yapması lazım."

Şenol, Metin Feyzioğlu'nun TBB Başkanlığından istifa etmemesi halinde seçimli olağanüstü genel kurul isteyeceklerini sözlerine ekledi.

TBB Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Asude Şenol'un Feyzioğlu'na yönelik istifa çağrısı mektubu şöyle:

"Avukatlık Kanunu'nda, TBB ve barolarımızla kurumsal bir ilişki kurulmadan ve demokratik yasa yapmanın gereği olan ilgili her kesim ve kurumla görüşmeler yapılmadan, tek taraflı olarak düzenlenen ve uzun süre içeriği açıklanmayan değişikliklerin gerçekleştirilmesi halinde hukuk düzenimizin büyük yara alacağı, savunma mesleği içinde büyük bir ayrışma ve bölünme yaşanacağı ve baroların yapısının siyasi bir hale geleceği gibi tehlikeler taşıdığı açıkça görülmektedir.

80 Baromuz bu konuda görüş birliği içindedir. Baro Başkanlarımızın 19 Mayıs ve 1 Haziran tarihli bildirileri bu durumu belirtmektedir.

Ancak, yasa değişikliğini mutlaka yapmak isteyen siyasi irade, bu konudaki ortak mesleki ve hukuki görüşlere itibar etmeyip çalışmasını aynı şekilde sürdürmüştür.

Bu nedenle, 1 Haziran bildirisinde yer aldığı şekilde demokratik haklarını kullanmak üzere Türkiye'nin her bölgesinden 60 kadar Baro Başkanımız, 19 Haziran itibariyle  illerinden Ankara'ya doğru " Savunma Yürüyor" adlı yürüyüş başlatmışlardır.

Başkanlarımız illerinden çıkışta da, Ankara güzergahı üzerinde bulunan diğer illerden geçişlerinde de, emniyetle sorun yaşanmadığı ve yürüyüşlerini Ankara girişine kadar pandemi kuralları ve tüm yasalara uygun bir şekilde ve güvenlikle sürdürdükleri halde, 22 Haziran günü Ankara girişinde durdurularak abluka altına alınmış, hürriyetleri kısıtlanmış, bir kısmı fiziksel şiddete uğramış ve hepsi Covid-19 riski altında 30 saate yakın temel insan ihtiyaçlarını bile karşılamakta zorlanarak, gündüz sıcakta kavrularak, gece yağmurda ıslanarak, oturacak, yatacak,ısınacak,gölgelenecek bir imkan bulamadan kötü muamaleye maruz kalmışlardır.

Bu konuda, kanunsuz emir veren ve uygulayan herkesin sorumluluğu tartışmasızdır.

Ancak, tüm olan bitende TBB Başkanının sorumluluğu da açık ve tartışmasızdır.

'Yürüyüşü kriminalize ederek müdahaleye neden olmuştur'

TBB Başkanı, bu olaydan önce katıldığı CNN Türk TV kanalında yaptığı konuşma ile Barolarda, uzunca bir süredir asli görevleri yerine siyaset yapmakla uğraşması nedeniyle kendisine karşı oluşan muhalefetin gerçek nedenleri konusunda yanıltıcı ifadelerde bulunmuş, başkanlarımızın başlattığı yürüyüşün, belirtilen amacı dışında neden yapıldığı konusunda  kuşku yaratacak şekilde davranmış,  başkanlarımızın Türk Silahlı Kuvvetlerine,Türk askerine, Türkiye'nin ulusal yararlarına karşı olduğu izlenimi yaratacak şekilde suçlamış, bazı barolarımızın ve o baroların yöneticilerinin adını vererek hedef göstermiştir. Böylece, başkanların yasal yürüyüşünü asılsız ihbarlarıyla kriminalize ederek 22 Haziran günü gerçekleşen müdahalenin alt yapısını oluşturmuştur. Daha sonra da abluka altındaki başkanların yanına gidip onlarla birlikte hukuksuzluğa karşı mücadele edeceği yerde, hiçbir etkisinin bulunmadığını gördüğümüz ve nasıl olduysa bütün bir gün ve gece süren (!) görüşmeler yaptığı iddiasıyla, demeç vererek sosyal medyada paylaşımlarla yetinmiş, görevini yerine getirmemiştir.

Ayrıca, kanun değişikliğinden vazgeçilmesi için yapılan görüşmelerde, TBB Başkanı, TBB'nin şubesi değil sistemin temeli olan Baroların ortak görüşü yerine, kendi farklı görüşleri ile, temsil görevini olması gerektiği gibi yerine getirmemiştir.

Birliğini temsil etmekle görevli olduğu Baroların başkanlarını, sırf kendisine muhalefet ettikleri ve bir kez daha seçilebilmek için aslında kendisinin de istediği kanun değişikliğini önlemeye çalıştıkları için hedef gösteren, şiddet ve kötü muameleye maruz bırakılmalarına neden olan, asli görevi yerine siyaset yapmayı tercih eden ve bunun için görevini kullanan, kişisel gelecek kaygısıyla savunma mesleğinin zarar görmesine neden olacak davranışlarda bulunan, barolar arasında yapay ayrım yaratmaya çalışan ve birlik duygusunu zedeleyen TBB Başkanının görevinden derhal istifa etmesi gerekmektedir. 23 ve 26 Haziran günlü yönetim kurulu toplantılarında sözlü olarak dile getirdiğim gibi,  Metin Feyzioğlu'nu TBB Başkanlığından istifaya davet ediyorum."

Filiz Saraç'ın istifa çağrısı

TBB Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Filiz Saraç'ın Feyzioğlu'na istifa çağrı mektubu da şöyle:

"Barolara 'böl, parçala, yönet' formulünü getirmeye çalışan, zaten yargının en büyük sorunu olan yargının tarafsızlığı ve bağımsızlığını daha da zedeleyecek, Baroların bağımlı ve etkisiz hale getirilmesine yönelik, vatandaşın savunma hakkı ve savunma mesleği yönünden de tahribat getirecek yasa teklifi en yüksek şekilde tepki gösterilmesini gerektirir niteliktedir.

Barolarımız, 19 Mayıs ve 1 Haziran 2020 tarihli Baro Başkanları toplantılarında aldıkları kararlarla ve 'savunma yürüyüşü' ile, 22-23 Haziran tarihlerindeki dirençleri ile kendi aralarında bir araya gelerek süreci en iyi şekilde yürütmüş ve yürütmeye devam etmektedirler.

'Baro Başkanlarımızın yanında olmamıştır'

TBB Başkanı'nın 22-23 Haziran'da Baro Başkanlarımızı hiç değilse Ankara girişinde karşılamak ve bu onurlu mücadeleye destek vermek bir yana, öncesinde yaptığı açıklamalarla yapılanı yok farzettirmeye yönelik tavrı kabul edilemez niteliktedir. İki gün boyunca tüm kamuoyu ve meslektaşlarımızda haklı infial yaratan ve Baro Başkanlarımızın maruz kaldığı sıkıntılı süreçte yanlarında olmamıştır.

Baro Başkanlarının arkasını döndüğü, Barolardan ve kendini seçenlerden kopan, kişisel tutumları ile Barolar nezdinde güven kaybına uğrayan, kendini seçenlerin temsilinden vazgeçmiş bireysel davranmayı hak gören TBB Başkanı'nın yapması gereken en doğru davranış istifa etmektir.

Kendisine oy veren kitleden ve önceki çizgisinden hızla uzaklaştığı görüntüsü veren TBB Başkanı, yasa teklifine karşı mücadele eden Barolar ve avukatların mücadelesine gölge etmemeli görevinden istifa etmelidir."

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.